Fabrikanın-Açılışı
Fabrika Alanı
Fabrika Arazisi Kimin
Fabrikanın Arşivi
Fabrikaların Birleşimi
Fabrikanın Bölümleri
Fabrika Çalışanları
Fabrikanın-Duraklaması
Fabrikanın Güvenliği
Fabrikanın Hissedarları
Fab.nın İdare Meclisi
Fabrika İşçisi
Fabrikanın Jeeb'i
Fabrikanın Kanunu
Fabrikanın Kapasitesi
Fabrikanın Kârı
Fabrikanın-Kurucuları
Fabrikanın Kuruluşu
Fabrikanın Memurları
Fabrikanın Muafiyetleri
Fabrika Müdürleri
Fabrika Nizamnamesi
Fabrika Otomobilleri
Fabrikanın Satılması
Fabrikanın Tevsii
Fabrikanın Yan Tesisleri
Fabrika Treni
Fabrikanın Yeri
Fayton
Fırınlar
Filmler
Fitre ve Zekat
Fabrika Makinelerinin Komisyoncusu
Mustafa Faik Bey 1883'te Malkara'da doğmuş. Malkara Bidâyet Mahkemesi Başkâtiplerinden Ali Rıza Efendi ile Naime Hanımın oğlu. Malkara Rüşdiyesi'nde orta okulu, Dersaâdet (İstanbul) İdâdisi'nde ise lise öğrenimini tamamlamış.
1906'da İstanbul'da Mülkiye Mektebi'ni bitirmiş. Çorlu, Keşan, Uzunköprü gibi çeşitli yerlerde kaymakamlık ve Nablus, Kars (buraya gitmemiş), Denizli gibi yerlerde mutasarrıflık (bir tür valilik) yapmış.
1920'de Cebelibereket'ten (Adana, Osmaniye) ve 1923'te Tekirdağ'dan Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekilliğine seçilmiş. 1920 yılındaki milletvekilliği için Mustafa Kemal Paşa tarafından aday gösterilmiş.
1939-1942 yılları arasında İçişleri Bakanı... Fabrikanın kurucuları, ortakları ve sahipleri aynı zamanda o dönemin "Bakanları"...
Bu vaka, öyle okunup geçiştirilecek bir konu değil...
1920 ila 1950 yılları arasında 30 yıl süreyle milletvekili... O kadar sağlam, o kadar güvenilir... Ömrünün 27 yılını CHP milletvekili olarak geçmiş. Has ittihatçı...
Mustafa Faik, sonradan içişleri Bakanı olacak olan Orhan Öztrak ile Devlet Bakanı İlhan Öztrak'ın babaları aynı zamanda. Aile boyu milletvekilliği, aile boyu bakanlık yapmışlar, sürekli üst görevlerde bulunmuşlar.
Faik Bey, Denizli mutasarrıfayken Millî Mücadele saflarında yer alan milis kuvvetlerine destek vermiş. Denizli’nin Sarayköy ilçesinde Yunan işgaline karşı Menderes Savunma Hattı’nın kurulması için uğraşan kişilere "yardım etmesi" nedeniyle TBMM tarafından kırmızı-yeşil kurdeleli İstiklâl Madalyası ile ödüllendirilmiş.
Edirne'de görev yaptığı sırada İttihat-Terakki Cemiyetiyle ilişki kurmuş. Selanik merkezli İttihat-Terakki Cemiyeti'nin insan profilini araştırmak gerekiyor. Kimler bu cemiyete üye oluyorlardı... Etnik kökenleri, inançları ne idi, vaziyet alışları hangi çerçevede gelişiyordu...
Aktif bir kişi... Osmanlı zamanında gösterdiği kimi başarılardan dolayı "Mecidi Nişanlarıyla" ödüllendirilmiş. Birisine nişan veya madalya verilmişse bilin ki, arka planda bir takım düşünceler.... Mecidi nişanının sık ve kolay çok sayıda kişiye verilmesi hep dikkatimi çekmiştir.
Şu sözleri politikasını ve tavrını belirler nitelikte: "İttihat-Terakki kendini feshetti. Fakat onun bize terk ettiği unsurlar daha fedakâr ve vefakârdır. İtilâfçılar, [İtilaf ve Hürriyet Partisi taraftarları] memleketi yalnız kendi hesaplarına istismar etmeyi düşünürler. Amirlerimiz de öyledir."
Ve.. Erguvaniler kitabından bir alıntı... "Mustafa Faik Bey'in oğlu Orhan İsviçre'de, diğer oğlu Adnan Paris'te okumuş. İkisi de kaymakam, sonra Orhan CHP'den milletvekilliği ve bakanlıklar yapmış. Orhan'ın oğullarından Faik, DPT Müsteşar Yardımcılığı, Hazine Müsteşarlığı vs. vs....."
Aile olarak çocuklarını ya yurt dışında okutmuşlar, ya da kimi zaman Türkiye'deki resmi ve azınlık okullarına göndermişler. Zeytinyağı gibi her zaman üste çıkıp, devletin bal-kaymak ikramı bol mutena mevkilerinde yer almışlar.
Seçkin ve başarılı kişiler...
Batılılaşıp modernleşen ve halkı "güdüleyerek" kendilerince modernleştirmeye çalışan...
İnanç ve değerlerine bağlı "kara budun" Türkleri beğenmemişler.
Yunanlılara karşı çıkıyorlar, vatanseverler ve milli mücadele ruhu ile dolular... Fakat kara budun Türklere mesafeli...
Avrupalılar, Yahudiler ve Hristiyanlardan yana sempatik, anlayışlı...
----
Tayfur Er "Erguvaniler" kitabında kendilerinden "Öztırak Hanedanlığı" şeklinde söz ediyor. Mustafa Faik Öztırak ittihatçı imiş. İki oğlu kaymakamlık ve CHP milletvekilliği yapmışlar. Çocukları ve eşlerinin ayrıntılı hikayesi ilgili kitapta... Mutlaka okunması gerek... TÜSİAD-Koç Üniversitesi, OYAK, MAİS, TRT Genel Müdürlüğü... Böyle devam ediyor (ss. 65-68). Er'in tanımlamasıyla onlar "iyi doğmuşlar" zümresinden gelen asil bir aristokrat ailesi...
----
.
1906'da İstanbul'da Mülkiye Mektebi'ni bitirmiş. Çorlu, Keşan, Uzunköprü gibi çeşitli yerlerde kaymakamlık ve Nablus, Kars (buraya gitmemiş), Denizli gibi yerlerde mutasarrıflık (bir tür valilik) yapmış.
1920'de Cebelibereket'ten (Adana, Osmaniye) ve 1923'te Tekirdağ'dan Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekilliğine seçilmiş. 1920 yılındaki milletvekilliği için Mustafa Kemal Paşa tarafından aday gösterilmiş.
1939-1942 yılları arasında İçişleri Bakanı... Fabrikanın kurucuları, ortakları ve sahipleri aynı zamanda o dönemin "Bakanları"...
Bu vaka, öyle okunup geçiştirilecek bir konu değil...
1920 ila 1950 yılları arasında 30 yıl süreyle milletvekili... O kadar sağlam, o kadar güvenilir... Ömrünün 27 yılını CHP milletvekili olarak geçmiş. Has ittihatçı...
Mustafa Faik, sonradan içişleri Bakanı olacak olan Orhan Öztrak ile Devlet Bakanı İlhan Öztrak'ın babaları aynı zamanda. Aile boyu milletvekilliği, aile boyu bakanlık yapmışlar, sürekli üst görevlerde bulunmuşlar.
Faik Bey, Denizli mutasarrıfayken Millî Mücadele saflarında yer alan milis kuvvetlerine destek vermiş. Denizli’nin Sarayköy ilçesinde Yunan işgaline karşı Menderes Savunma Hattı’nın kurulması için uğraşan kişilere "yardım etmesi" nedeniyle TBMM tarafından kırmızı-yeşil kurdeleli İstiklâl Madalyası ile ödüllendirilmiş.
Edirne'de görev yaptığı sırada İttihat-Terakki Cemiyetiyle ilişki kurmuş. Selanik merkezli İttihat-Terakki Cemiyeti'nin insan profilini araştırmak gerekiyor. Kimler bu cemiyete üye oluyorlardı... Etnik kökenleri, inançları ne idi, vaziyet alışları hangi çerçevede gelişiyordu...
Aktif bir kişi... Osmanlı zamanında gösterdiği kimi başarılardan dolayı "Mecidi Nişanlarıyla" ödüllendirilmiş. Birisine nişan veya madalya verilmişse bilin ki, arka planda bir takım düşünceler.... Mecidi nişanının sık ve kolay çok sayıda kişiye verilmesi hep dikkatimi çekmiştir.
Şu sözleri politikasını ve tavrını belirler nitelikte: "İttihat-Terakki kendini feshetti. Fakat onun bize terk ettiği unsurlar daha fedakâr ve vefakârdır. İtilâfçılar, [İtilaf ve Hürriyet Partisi taraftarları] memleketi yalnız kendi hesaplarına istismar etmeyi düşünürler. Amirlerimiz de öyledir."
Ve.. Erguvaniler kitabından bir alıntı... "Mustafa Faik Bey'in oğlu Orhan İsviçre'de, diğer oğlu Adnan Paris'te okumuş. İkisi de kaymakam, sonra Orhan CHP'den milletvekilliği ve bakanlıklar yapmış. Orhan'ın oğullarından Faik, DPT Müsteşar Yardımcılığı, Hazine Müsteşarlığı vs. vs....."
Aile olarak çocuklarını ya yurt dışında okutmuşlar, ya da kimi zaman Türkiye'deki resmi ve azınlık okullarına göndermişler. Zeytinyağı gibi her zaman üste çıkıp, devletin bal-kaymak ikramı bol mutena mevkilerinde yer almışlar.
Seçkin ve başarılı kişiler...
Batılılaşıp modernleşen ve halkı "güdüleyerek" kendilerince modernleştirmeye çalışan...
İnanç ve değerlerine bağlı "kara budun" Türkleri beğenmemişler.
Yunanlılara karşı çıkıyorlar, vatanseverler ve milli mücadele ruhu ile dolular... Fakat kara budun Türklere mesafeli...
Avrupalılar, Yahudiler ve Hristiyanlardan yana sempatik, anlayışlı...
----
Tayfur Er "Erguvaniler" kitabında kendilerinden "Öztırak Hanedanlığı" şeklinde söz ediyor. Mustafa Faik Öztırak ittihatçı imiş. İki oğlu kaymakamlık ve CHP milletvekilliği yapmışlar. Çocukları ve eşlerinin ayrıntılı hikayesi ilgili kitapta... Mutlaka okunması gerek... TÜSİAD-Koç Üniversitesi, OYAK, MAİS, TRT Genel Müdürlüğü... Böyle devam ediyor (ss. 65-68). Er'in tanımlamasıyla onlar "iyi doğmuşlar" zümresinden gelen asil bir aristokrat ailesi...
----
.
Mustafa Faik (Öztrak) (1883-1951)
