Fabrikanın-Açılışı Fabrika Alanı Fabrikanın Arazisi Fabrikanın Arşivi Fabrikaların Birleşimi Fabrika Çalışanları Fabrikanın-Duraklaması Fabrikanın Güvenliği Fabrikanın Hissedarları Fabrika İşçisi Fabrikanın Kanunu Fabrikanın Kapasitesi Fabrikanın Kârı Fabrikanın-Kurucuları Fabrikanın Kuruluşu Fabrikanın Memurları Fabrikanın Muafiyetleri Fabrika Müdürleri Fabrika Nizamnamesi Fabrika Otomobilleri Fabrikanın Satılması Fabrikanın Tevsii Fabrikanın Yan Tesisleri Fabrika Treni Fabrikanın Yeri Fayton Fırınlar Filmler Fitre ve Zekat
A B C D E F G H ...I... K L M N O P R S Ş T U Y Z
Kopuz ve Tuğçe'nin (2016) Kaprol ve  Minez'den (2009) yaptığı alıntıya göre, fabrika yeri için, önce Babaeski civarına bakılır, yeterli büyüklükte arazi bulunamayınca, Babaeski’nin Mutlu köyünden Bekir Toker adlı kişinin şimdiki fabrika arazisini hibe etmesi üzerine, fabrikanın buraya kurulmasına karar verilir.

Referans gösterilen yazıda Bekir Toker ismine atıfta bulunuluyor. Fakat Pancarköy'lü Rafet Seçkin "Bir Öküzle Gözgöze" adlı eserinde  arazı sahibini Pancarköy'lü Deli Aga'nın babası Raşit Aga'ya bağlar. Seçkin'e göre Deli Aga lakaplı Mehmet Kıral'ın babası Raşit Aga "Bu fabrika Bulgarlara değil, bize yapılıyor. Gerekirse üste para da veririm" diyerek demiryolu üstünden başlayıp Düğüncülü yoluna kadar uzanan arsasını fabrikaya bağışlamıştır. Seçkin (2018) daha sonra bu görüşünü tasrih etmiş, fabrikaya bağışlanan arazinin Teliçi'nin sadece bir bölümü olduğunu belirtmiştir.

1953 yılında Çiftlik'te hayvan otlatan Sinanlı köyünden Mehmet Alkan ise dedesinden duyduğu başka bir hikaye anlatıyor. "Oraları gavurların topraklarıydı. Gavurlar mübadeleyle geri dönünce o topraklar hazineye geçmişti. Hatta fabrika yapıldıktan sonra o toprakların ilk sahibinin Alpullu'ya geldiğini duymuştuk"

Şahitler veya resmi tapu kayıt belgeleri ortaya çıkıncaya kadar  bu tür rivayetler güvenilir olmayan bilgiler olarak değerlendirilecektir.

---

Babaeski’nin Kofalça Köyü var. Yeni adı Mutlu köyü. Burada Bolca Nine’nin türbesi var. Alpullu şeker fabrikasının arazileri orada yaşayan Bekir Ağa’nın imiş. Çağırmışlar, satar mısın diye sormuşlar. O da bedava veririm demiş ve 500 dönüm arazisini bağışlamış.

Bu konudaki bilgiler Ali Mülayim’in doktora tezi ile Kaprol ve  Minez'den (2009)’in çalışmalarına dayandırılır.  Bildirildiğine göre  “Fabrika arazisi için önce Babaeski civarına bakılır, yeterli büyüklükte arazi bulunamayınca, Babaeski’nin Mutlu köyünden Bekir Toker adlı kişinin fabrikanın şimdi bulunduğu yeri hibe etmesi üzerine, oraya kurulmasına karar verilir”. 

Kaprol ve  Minez bu bilgiyi nereden temin etmişlerdir? Yerel sözlü kaynaklar bilimsel atıf yapmak için yeterli değildir, çünkü yörede buna benzer birbirinden farklı değişik rivayetler söz konusudur. Atıf zinciri sağlam bir kaynağa dayanmak zorundadır. Yerel kaynaklar ise bu bilgiyi Mutlu Köyü muhtarının oğluna ve torunlarına dayandır­makta­dırlar.

Mülayim doktora tezinde “Nazım Taygun makalesinde arazi seçimini anlatırken aslında araziyi hibe eden zatın daha sonra bu arazinin parasını kat kat çıkarttığını anlatır. Fabrika için bağışlanan arazinin çevresindeki tüm araziler bu zata aittir ve daha sonra fabrikaya ek binalar lazım oldukça yine bu şahsın arazilerinden yüksek fiyatla (metrekaresi 5-50 kuruş olan araziler1-2 liraya çıkmıştır) satın alınmak zorunda kalınmıştır.” Şeklinde bir açıklama yapar. Fakat ortada kanıt yoktur, bir tapu kaydı, şahit, belge veya resmi bir beyan...
Atıf yapılan eser: Taygun. N, "Türkşeker’in Öyküsü", Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş, Yayın No:217, 1993.

Cumhuriyet gazetesinde “Bekir Toker tarafından torunu İstanbul Tophane Erkek Sanat Okulu talebelerinden iken hâlen ikametgâhı meçhul bulunan Nâzım Ezcan aleyhine açılan nafakanın kat'ı dâvasının duruşmasında”... şeklinde bir haber vardır. Nafaka mı alıyordu, nafaka mı veriyordu bilgiler net değildir.  Nafaka alıyorsa çok da zengin olmadığı anlamına gelir.

Şeker fabrikası arazisinin bağış yapıldığına ilişkin somut bilgilere ihtiyaç vardır. Çocuğu veya torunlarının elinde tapu kaydı veya bağışlama belgesi gibi bir kanıt varsa ortaya koymaları gerekir.

Aksi halde büyüklerden veya yaşlılarımızdan yapılan “aktarımlar”   rivayet söylencesi olmaktan öte geçemeyecektir





----
Fabrikanın Arazisi