İlk adı böyleydi. Sonra ona  "park" kelimesini ekledik. Havuzlu Bahçe Parkı diye anılmaya başlandı. Bu parkın, Belediye Başkanı Şükrü Simer zamanında açılmış olması nedeniyle Ahmet Durgun zamanında adına bir ilave daha yapıldı ve "Şükrü Simer Havuzlu Bahçe Parkı" olarak isimlendirildi. Yeni neslin işi zor... Çünkü ifade edilmesi uzun... Mesela birisi çıkacak "Dün Şükrü Simer Havuzlu Bahçe Parkı'nın" oradan geçiyordum..." demeye çalışacak.

Bizim işimiz daha kolaydı, "Havuzlu Bahçe'nin oradan geçiyordum" der işi bitirirdik. Neyse...

Havuzlu Bahçe belediyenin. Daha çok evlilik ve sünnet törenleri için kullanılıyor ... Belediye parkı ihaleyle kiraya veriyormuş. Şimdiki kiracısı Emin Gezer. Eski Parkı da (26 Kasım Şeker Parkı)  o işletiyor... Veya açılan ihaleye orası da dahil... Emin Gezer ile görüştüm. Havuzlu Bahçe Parkı'nda yılda yedi, sekiz düğün ancak oluyor, dedi. Bir taraftan Alpullu küçülmüş, diğer taraftan bazı düğünlerin Barış Parkı'nda yapılıyor olması nedeniyle Havuzlu Bahçe eski günlerini geride bırakmış. Fakat süslendiği zaman çok güzel oluyor.
---
"Evlilik ve sünnet törenleri için kullanılıyor" diyoruz ama değişik zamanlarda parti örgütleri de burada yemekler vermişler...
---
Havuzlu Bahçe'de düğün merasimi olacağı zaman masalar sandalyeler yerleştiriliyor, çalgıcılar geliyor ve etkinlik yapılıyor. Çocukluğumuzda da böyleydi. Farklı olarak ortasında daha büyük bir havuz vardı. Zaten bu yüzden o adı almıştı. Fakat sonraları havuzun büyük olması, temizleme zorlukları, su doldurma zorlukları nedeniyle iptal edildi. Ayrıca bahçenin ortasında oyun oynama mekanına ihtiyaç vardı. Fakat "havuz" mefhumu bütünüyle ortadan kalkmasın diye bir kenara küçük bir havuz yapıldı.  Galiba bir ara, uzunlamasına bazı su yolları da yapılmıştı.

Yaklaşık iki dönüm büyüklüğünde bir yer. Ağaçlıklı ve etrafında beton bir çit var...
Havuzlu Bahçe, geceleyin veya hava kararınca Havuzlu Bahçe olur... Gündüz değil...

Gündüz vakti gördükleriniz size bir şey söylemez. Sünnet düğününüz veya evlilik merasiminiz Havuzlu Bahçe'de yapılmışsa onu ömrünüz boyunca unutamazsınız. Alpullu'da yaşayanların Havuzlu Bahçesi gecelerin havuzlu bahçesidir, gündüzlerin değil... Etkinliklere Çekirdekçi Hüseyin ağabeyin de gelmesi ve orada çekirdek satması, dondurmacının gelmesi ve bizim etrafta koşuşturmamız... Havuzlu Bahçe o'dur.

Gündüz vakti gördüğünüz çimenlikler ve birkaç donatı malzemesi değil. Dışarıdan gelen bir ziyaretçi görerek, bakarak Havuzlu Bahçe'yi anlayamaz. Fikir edinebilmesi için etkinlik töreninin havasını teneffüs etmesi gerekir. Evliler, yaşlılar, işi başından aşmış meşgul insanlar da anlayamaz Havuzlu Bahçeyi... Havuzlu Bahçeyi anlamak için "çocuk" olmak gerekir veya "çocuk ruhlu"... Çocukluğunuzda Havuzlu Bahçede düzenlenen etkinliklerin müdavimi iseniz Havuzlu Bahçe sizindir. Ne Belediye'nin, ne de ihaleyle onu alan işletmecinin... Havuzlu Bahçe'de 50 yıl önce yaşadıklarınız zihninizde onlarca yıl içinde "demlenir", koyulaşır ve buruk bir tat bırakır dimağınızda...

Bugün onu hissettim Osman Karabıçak Ağabey'le yanından geçiyorduk. Baktım, bir sünnet düğünü var. "Osman Ağabey, dur da bir fotoğraf çekeyim" dedim. Bahçe'ye doğru ilerledim. Sünnet çocuğuna annesi veya babasının kim olduğunu sordum. Annesiyle tanıştık. Fotoğraf çekmek için izin istedim ve İnternet'te yayınlayacağımı söyledim. Galiba dayısı imiş ona yönlendirdi. Hayırlı olsun dedim ve niyetimi aktardım. Memnuniyetle dedi. Bu fotoğraf, adını unuttum, Emirhan mıydı, işte o çocuğun... Emirhan'ın değil, aslında Havuzlu Bahçe'nin... Emirhan, aradan 50 yıl geçince benim yazdıklarımı anlatacak torunlarına... Dostlarına ve çevresindekilere... Havuzlu Bahçe'nin işte böyle tılsımlı bir havası var. 
---
Kemal Çıkla Ağabeyle konuşuyoruz ve anlatıyor: "Havuzlu Bahçe Şükrü Simer'den önce vardı. Orayı fabrikanın ziraat müdürleri piknik yeri olarak ayırmışlardı. Parkın içinde küçük bir bina vardı. Çiftlikteki Başçavuş Dilsiz Ahmet o binada otururdu. Şükrü Simer  oradaki mesire yerini iyileştirdi, içine havuz yaptı. Böylece "Havuzlu Bahçe" oldu." Park" demezdik, park adlandırması çok sonraları oldu. Şükrü Simer Alpullu'ya 1944-1945 yıllarında geldi. Kendisi 1934 veya 35 doğumludur. Muhtarlık yaptı, sonra Belediye Başkanı oldu. Teliçi'nde oturuyordu."
---
Havuzlu Bahçe'nin ortasında üzerine "Kadınlar Lokali" tabelası asılan küçük bir bina var. Burası eskiden Çiftlikte çalışan çavuş Dilsiz Ahmet'in oturduğu ev imiş. O bölgede var olan en eski konutlardan biri. Yıkılmamış, uzun yıllar sonra sosyal etkinlik amacıyla kullanılmaya başlanmış. Alpullu kadınları bir ara burayı kullanmışlar. Orada toplantılar yapıp eğlenmişler, fakat sonra bu heyecan da geçmiş. Kemal Çıkla 1960'lı yıllardan önce bu tarafta bir Tatar'ın lokantası vardı ve bir de Dilsiz Ahmet'in evi, diyor. Başka hiç bir yerleşim yokmuş. 
----







-----

Havuzlu Bahçe

 
alpullu-havuzlu-bahce-sukru-simer-parki-1
alpullu-havuzlu-bahce-sukru-simer-parki-2
alpullu-havuzlu-bahce-sukru-simer-parki-3
Hu Allah Alpullu Hakaret Davası Hamam Hane Sayıları Havası Hayır Derneği Hayvanlar, Hayvancılık Hastane ve Revir Havuzlar Havuzlu Bahçe Hıdırellez Hayrabolu Hayrabolu Köprüsü Hazine Davası Hemzemin Geçit Heykeller
A B C D E F G H ...I... K L M N O P R S Ş T U Y Z