Pileus, Pilos, Pylos…
 
Pili, Pulu, Pilos benzeri türeme sözcüklerinin sayısı o kadar çok ki, ancak belli gruplar altında toplanırsa bir fikir sahibi olunabilir. Sözcükler, bazen yazılışları ve sesleri aynı olduğu durumda dahi farklı anlamlara gelebiliyor.

Kelimelerin Romen harfleriyle yazılış biçimi bizi sürekli aldatmakta…. Değişik alfabelerin, değişik kültürlerin ürünü olan kelimeler Latin harfleriyle yazıldığında kast edilen anlam tam yansıtılamıyor. Benzer şekilde yazılan ve okunan bir kelimenin içindeki ince ‘L’ ile kalın ‘L’ seslerinin anlamı değiştirdiğini görüyoruz.  Sözcükler nüans farklılıklarıyla yüklü… Tarihi geçmişleri karmaşık ve karanlık. O nedenle kesin bir dil kullanarak  “bu, şudur” diyemiyoruz.

Benzer yazılışa ve seslere sahip sözcükleri gruplandırmak onların köklerini “teke irca” etmek anlamına gelmiyor ama kafa karışıklığını bir ölçüde de olsa azaltıyor. Daha sağlıklı düşünmek için düz bir zemin oluşturuyor.

Bu çerçevede ele aldığımız birinci grupta çeşitli bitki ve ağaç türlerine verilen adlar var… İkinci grupta başa giyilen şapka, örtü ve saç  anlamları dikkat çekiyor.  Üçüncü grupta köy, kent adları ve yerleşim yeri anlamlarıyla karşılaşıyoruz. Dördüncü grup çeşitli nesnelere verilen adları içeriyor. Beşinci grup tanrı, ilah, din adamı, kutsallık  ad ve manalarını betimliyor. Altıncı grup cinsellikle ilgili. Yedinci grupta insan isimleri var. Kabile adları sekizinci grubu oluşturdu. Dokuzuncu, onuncu, on birinci guruplar… Gittiği yere kadar bu şekilde devam edecek... Sınıf adları sıralamasında öncelik veya sonralığın bir önemi yok. İsterseniz yeni kategoriler açabilir, mevcut olanları başka şekilde de adlandıra­bilirsiniz.  

Ne yaparsak yapalım hakiki, metaforik ve cinaslı anlamları bir bütün olarak değerlendirdiğimizde görülecektir ki, değişik ketogorilerde yer alan, türetilmiş, hepsini inceleyemediğimiz binlerce sözcüğe ait anlamlar birbirinden önemli ölçüde farklı olmasına karşın hepsinin ortak bir geni var, hepsi birbiriyle bir şekilde ilintili.

"Puli", etimolojik yönden çoklu anlam yapısına sahip olsa da, kolay hatırlanacağı için insanların onun tekil bir anlama sahip olmasını daha fazla önemseyeceklerinin farkındayım...

1. Bitki-Ağaç Türlerine Verilen İsimler
Pileus: Koyu kırmızımsı bir bitki, genellikle bölgesiz.

Phalu Tsa.   Kurutulmuş bitkinin dumanı solunumu kolaylaştırmak için kullanılır. Yapraklı dallar bir macun haline getirilir ve yanıklara uygulanır. Tören, ritüel tütsüsü olarak bilinir. (Routledgehandbooks, 2021)

Annona reticulata, Annona muricata,  Annona squamosa ve Annona cherimola, sırasıyla Raam-Phala, Lakshman-Phala, Sitaa-Phala ve Hanumaan-Phala olarak bilinir. (Khare, 2008)

Palla-Va. Filizlenme, sürgün. Dal verme. Püskürtme, tomurcuk. Yaprak açma. (El ve ayak parmakları, dudaklar için kullanılır). (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

Pergularia pallida, Ala Pala, Telosma Pallida: Pergularia Pallida (Ala-Pala) bitkilerinin köklerinden beş fenantroindolizidin alkaloidleri, yani tiloforin, tiloforinidin, pergularinin, desoxypergularinine ve tanımlanamayan bir baz (M + 409) izole edilmiştir. (Alkaloids of Pergularia pallida, 1976)

2. Baş, Başlık veya Saç Anlamları
Tipik din adamı giysisinin başlığı… Pileus rotundus…  Kolej başlığı, doktorların giydikleri başlık… 1463’te Oxford’da Warden Yeni Koleji tarafından giyilen siyah Pileus başlığı…. Ortaçağda İngiliz Akademik kıyafetinin başlığı… Pileus adı verilen başlık medikal doktorların mezuniyet törenlerinde giydikleri önemli bir simge… (Hodges, 2005)
------
Pilus, yüksek başlık.  Özellikle ameleler, çiftlik yardımcıları ve balıkçılar gibi alt sınıflar arasında giyilmesi gelenek haline gelmiş sıradan bir başlık. Ancak değişik kült grupları için özel bir önemi olduğu da kesindir. Roma rahipleri (flamines, pontifices ve salii) icra ettikleri capite velato treninde başlarını  Pilus ile örterler. Pilus’lar bazen Hades, Hermes ve Perseus gibi tanrı ve kahramanların kendilerine özgü simgeleri olan küçük kanatçıklarla süslenir. Fakat bu kanatlar onların da ötesinde Mithra ve Dioscuri’nin simgesidir. Romalılar bu başlığı bir köle serbest kaldığında hürriyetini elde ediyor olması nedeniyle Pileus Libertatis olarak bilirler. (Kristensen, 2013)
-------
Heredot’a göre, (MÖ 480-425) İranlılar yumuşak bezden yapılmış fes biçimli Pilos giyiyorlardı ki bu başlık aynı zamanda Tiara (Tara) olarak adlandırılıyordu. Pilos veya Tara bir tür “türban”dı. Firigyalılar arasında fes biçimli Pilos’un özelliklerini gösteren başlık türü yaygın bir şekilde kullanılıyordu. Konik biçimli başlığın üst tarafı yuvarlaktı ve başa giyildiği zaman öne doğru sarkıyordu. Romalılar bu başlığı kendilerine uyarladılar. Hem sıradan başlığı hem de sivri uçlu olanı… Onu pileus veya pileum olarak adlandırdılar. Pileus’u, köleler hariç erkekler ve kadınların her ikisi de kullanıyorlardı. Birkaç yüzyıl sonra Pileus ve Frigya başlığı, “Frigyum” [
y. Fruko?] olarak adlandırılmaya başlandı. Fakat daha sonraki dönemlerde yazan Isidore of Seville’ye göre erkek başlığı olan Pilus aslında bir Mitre idi. Mitre yani bir kadın türbanı… 

Frigya başlığını tanımlamak için genellikle  “Tiara” sözcüğü kullanılırdı. Greko-Roman dünyasında Taurobolium ritüeli icra edilirken Paris’in ve Mithras’ın başını süslemek için kullanılırdı.  (Norris, 2017)

“Yoksullar ve gemiciler ( o dönemde denizcilik önemli bir meslekti ) Pylos  (Pilos) denen şapkalar giyerlerdi . Tepesi yüksek ve külahvâri Pylos'un daha sonra kenarları genişledi ve boyu da basık bir hâl aldı.” (Gürsoy, 2004)

Pil, pili, pilo: Formları birleştirmek (saça işaret ediyor). Pilar: Saçla ilgili.  Pili, pilus’un çoğulu. Pill: İlaç içeren ve bütün olarak yutulan yuvarlak madde. Ağızdan alınan doğum kontrol hapı. Pillar: Bir çift sütun. [
y. İki düşey çizgiden oluşan Tilak simgesine atıf] Pilose, pilo: Kılla kaplı yumuşak doku, kıllı. Pilose baceous: Saç folikülü ve ona açılan yağ bezi ile ilgili. Pilosis. Saçın anormal bir şekilde büyümesi. Pilot çalışma: Asıl araştırmadan önce yapılan deneme niteliğinde küçük çaplı bir araştırma. (Freshwater & Maslin-Prothero, 1994)

“Ca-Pillus. Capitis pilus. Caput baş ve Pilus saç anlamından…. Başın tepesindeki saç anlamında. Vücudun değişik yerlerindeki saçlara farklı isimler verilmiştir. Barba: Çenenin ortasındaki gamze. Pilus: koltuk altında.” (Power, Society, & Sedgwick, 1881)

“… bu sebepten saç (crinis) saç (pilus) sakal…” […] “ O günlerde tanrı Asur kralının başındaki saçları ve ayaklarındaki  saçları (pilus), sakalını ustura ile kesmişti.” (Swedenborg, 1870) [
Pilus sözcüğünün sakal ve ayak kılları anlamında kullanıldığını görüyoruz.]

Pilgrimage: Haç seyahati. Kutsal mabetlere yapılan ziyaret gezisi.”  (Donald, 1872)

Pile (pil): Bir top. Yuvarlak bir kütle, tepe. Ölü bir vücudu yakmak üzere yığılmış yığıntı. Büyük bina. Bir ateş yığını. Elektriklenme, bir tür batarya. Bir yığın veya tepenin üzerine uzanma. Yığma, yükseltme. Pûl: Biriktirme.  (Donald, 1872)

Pileate, Pileated: Başlık veya şapka biçimine sahip olma.  (Donald, 1872)

Pill: Soymak, çıplak hale getirmek. Hırsızlık yapmak, çalmak.  (Donald, 1872)

Pillow: Başı dinlendirmek için tüyle doldurulmuş yastık.  (Donald, 1872)

Pillowy: Yastık gibi, Yumuşak.  (Donald, 1872)

Pilose, Pilosus, Pilus : Saçlı, kıllı, saçlarla kaplı veya onlardan meydana gelen.  (Donald, 1872)

Plow: Pulluk. Tarlayı sürme aleti.  (Donald, 1872)

Pule. Cıvıldamak. Boru hattından sevk etmek. Çığlık atmak, inlemek. Bir çocuk gibi mızmızlanmak. Pipilo, pipio:  Su, gaz, yağ veya benzeri diğer akışkan maddeleri bir boru veya borulardan geçirmek. Puler, Pulcu: (Pullama yapan kişi) Uzun ve tiz bir şikayet çığlığı   (Donald, 1872)

Pull: Çizmek, çizmeye çalışmak. Zorla çizmek. Mücadele veya çekişme. Çıplak hale getirmek. Sürmek, sürme eylemi. (Donald, 1872)

Pullet. Piliç. Genç tavuk. Pullus, Poule, Polos. Genç hayvan.  (Donald, 1872)

Pulp. Vücudun yumuşak parçası. Meyve ve bitkilerin yumuşak parçası.

Pulpy: Pulp gibi, yumuşak.  (Donald, 1872)
---------
Macroce´Phali: (Makros-Fali, Makros-Pali, Makro-Sefali) Uzun kafalı insanlar.  The Siginni. Kafkas dağlarında yaşayan barbar bir kabile. Başlarını olabildiğince uzatmak için yapay olarak çekip uzatmaya çalışan kişiler. Bu gelenekten kinaye olarak Makrosefal kelimesi türetilmiş. Pomp. Mela (1.19), ve Scylax (p. 33) Ponts’un kuzey doğusunda bu isme sahip bir kabileden söz eder. Peripl. Pont. Eux.’un (p. 14) anonim yazarı aynı kişilerden Makrone’ler olarak söz eder. Fakat Pliny bi ikisi arasında ayırım gözetir.” (Elder, 2021)

Buce-Phalus: Öküz kafalı. Büyük İskender’in lakabı. Aynı zamanda Teselya’da belirli bir at ırkının kafası için kullanıldı. (W. R. Chambers, 1870) [
Türkçede kullandığımız “paspal” kelimesiyle ilgisi?]
---------
3. Köy, Kent adı veya Yerleşim Yeri anlamında
“Miken (Misinli - Mycenaean) uygarlığı, yaklaşık MÖ 1600-1100 dönemini kapsayan Antik Yunanistan'da Bronz Çağı'nın son aşamasıydı. “Saray devletleri” ve belirgin kentsel organizasyonu, sanat eserleri ve yazı sistemi ile Yunanistan anakarasında ilk ileri uygarlığı temsil eder.” (Wikipedia, 2021)

Pilos, Pylia: Tarihsel olarak Navarino olarak da bilinir.  Yunanistan'ın Peloponnese kentinde, Messenia'da bir kasaba ve eski bir belediyedir.” (Wikipedia, 2021)

Ce-Phalo: Sicilya’nın kuzeyinde bir kasaba. Eumenes’de devlet memuru (Lemprière, 1822) [
Ka-Falı, Ka-Palı, Ka-Pılı]

Poleis, Polis
: Polis sözcüğü antik bir kavramdır ve eski zamanlardaki Greklerin politik ve sosyal düzenlerini, anlayışlarını yansıtır. Günümüze kullanılan “şehir-devlet” anlamı tarihçiler tarafından geliştirilen modern herüstik bir kavramdır. Poleis, en iyi bir şekilde “Şehir-Devlet kültürü” terimiyle açıklanabilir. (Hansen & Nielsen, 2004)

Pala-Chthia (Pala-Çitya): Teselya’da bir kasaba. (Smith, 1873)
[Pala Mabedi anlamında… ‘Çitya’ sözünün ‘mabet’ anlamına geldiğini görüyoruz. Öyle anlaşılıyor ki Romalılar zamanında Teselya’da yaşayan kişiler de Çıtak… Yani Pala-Çıtak’ı kutsayan kişiler. O dönemde Hristiyanlık henüz Balkanlarda yayılmamış olduğundan veya bu isim eski zamanlardan kalmış olduğundan Palaçıtak…. Trakya’da eskiden Pala adlı insanları hatırlıyorum.]

Phala-Sarna: Polyrrhenia şehrine bağlı adanın bu bölümünde bir liman ve kasaba. (Cramer, 1828)

Phale-us: Peloponnsus’ta bir kasaba. (Lemprière, 1822)

Phale-ron,  Phalerum: Şehirden yaklaşık 25 stadia uzaklıkta Atina’nın eski limanı.   (Lemprière, 1822)

Pallaka,  Palli, Pallika: Küçük köy. Vahşi kabilelerin yaşadıkları köyler. Bir kulübe veya ev. … bir kişinin. Yabani ot çeşidi. Küçük ev, kulübe. Şehir veya kasaba. Pali: Köyün lideri veya muhtarı. Kathâ. [
Kahya]  (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899) [Rumeli’deki ‘Palanka’ adlı kaleler]

Palla: Palli'nin bozulmuş biçimidir: Gupta yazıtlarında (M. Üçüncü yüzyıl) belirtilen yer adları için isim bitişi. Palli, Pallaka, Pallika sözleri Pal’den gelir ve ‘gitmek’, ‘hareket etmek’ anlamındadır. Küçük köy, vahşi kabilelerin yaşadığı yerleşimler. Palli sözünden bozulmuştur ve yerleşim yeri anlamındadır. Palli, Uttaradhyanasutra ve diğer Jain kanonik metinlerinde hırsızların sığınağı anlamında kullanılmıştır, Kanonik metinlerin ilk bölümleri yaklaşık MÖ 300'lü yıllara dayanır.  (Wisdomlib, 2021) [
Metaforik işaretler ve anlamları da göz önünde bulundurulmalı]

Pallu. Hindistan’ın Ganganagar eyaletinde bir köy adı. (Indıan , 1975)

Pallu. Hindistan’ın Rajasthan  eyaletinde bir köy adı. (Journal , 1960)

Palos. İspanya’da üçüm bir köy. (Spofford, 1895)

Palli, Alappey: Hindistan'ın Kerala eyaletindeki Kulathupuzha (Kule-Buca), Mampazhathara (Mam-Buca-Kara), Koratti ve benzeri şehirlerinde meşhur Budist Enstitüleri bulunuyordu. Benzer şekilde çok sayıdaki yerleşim yerinin adında "Palli" sözü geçiyordu ve bu söz Budistlerin tapınma yeri anlamındaydı. Palli sözü daha sonra  Muhammedan camilerine ve Hristiyan kiliselerine uyarlandı. Kerala'da 2000'den az olmayan yerleşim yerinin adında Palli sözcüğü ya önek veya sonek olarak geçiyordu.  Karuna-Palli,  Palli-Puram, İda-Palli, Vazha-Palli yerleşimleri Budist etkinliklerinin gerçekleştirildiği merkezler konumundaydı. (Sadasivan, 2000)
[Trakya’ya Hindistan’ın Kerala, Tamil-Nadu, Gucarat, Agra ve Yeni Delhi gibi eyaletlerinden tarih boyunca göçler olmuş. Bu göçler milattan önceki 1500’lü yıllardan başlayıp milattan sonra 1200’lü yıllara kadar devam etmiş. Hindistan'da ve özellikle Kerala bölgesinde Palli  adının yaygın bir şekilde kullanılması MS 800-1200 yılları arası. Milattan sonra 900 ile 1200’lü yılları kapsayan üç yüzyıllık dönemde Anadolu’ya ve Trakya’ya göç eden kişiler muhtemelen Müslüman idiler. Etnik kimlikleri karışık olabilir. Türk, Hint, Moğol, Beluci, İranlı, Arap, Suriyeli, Afgan, Kazak, Tatar… Hint topraklarındaki  Alappey, Pulli, Maveli-Kara (Malkara), Kandiyur (Kadriye) gibi isimlerin tarihi çok eski zamanlara uzanıyor olmalı. Hint topraklarından almış Trakya'ya getirmişiz. Trakya'da çeşitli yerleşim yerlerine bu adların verilmesi milattan önce ikinci veya birinci yüzyılda gerçekleşmiş olabilir. Trakya ve Rumeli’deki çok sayıdaki yerleşim yeri adının Hint-Türk coğrafyasından taşınmış olduğu anlaşılıyor. Al-Pulli, Sarmısaklı, Lahana,  Bergule, Çatalca, Babaeski, Kirk-Kilase, Sarıcaali, Nisa (Havsa), Büyük Karakallı,  Küçük Karakallı, Sinanlı…. Kuleli… Karaağaç… Ve Tuna Nehri’ne kadar uzanan çok sayıdaki diğer şehir, kasaba ve köy isimleri…. Bunlar; sıfırdan konan, sıfırdan belirlenen değil taşınan isimler. Sözcüklerin etimolojik (köksel) anlamları o bölgede yaşayan insanların o kelimeden “ne anladıklarıyla” ilgili olabilir veya olmayabilir. Etimolojik anlam çoğunlukla “gerçek üstüdür”. Ve esas olarak antropolojik bir değere sahiptir. İnsan oğlunun tarih boyunca kavramları nasıl ürettiğine ve o kavramlar üzerinde ne tür değişiklikler yaptığına ilişkin ipuçları sunar. Etimolojik anlam, günlük yaşamın içinde “burada ve şimdi” mantığıyla düşünen insanlara pratik bir fayda sağlamaz. Fakat sosyal bilimler açısından bilim insanlarının ufkunu genişletir, tarihi daha sağlıklı yorumlamalarına imkan sağlar. Etimolojik anlam, "buzdağının suyun altında kalan kısmıyla ilgilidir". ]

4. Nesne, Ev, Depo Adı
Pileus: Huni biçimli kap. Çıkıntısı olmayan gövde. Dışbükey kap. Nemliyken kapak viskozdur. (NYS, 1892)

Palla-Va. Kumaş parçası, sarkık şey, sarkan parça. (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

Palla-Va. Bilezik. (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

Palla-Va. Kırmızı dantel. (Alakta) (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

Palla: Büyük bir tahıl ambarı, ahır (Sanskritdictionary., 2021)

Palla-llah: İçine mısır koymak için kullanılan büyük bir sepet veya keçeli kulübe. Büyük bir tahıl ambarı. Küçük bir köy. Bir şehir veya bir kasabanın adını oluşturan kelimelere ek. Küçük ev kertenkelesi. Sürünen bir bitki. …gitmek, içinde… Palla (eril) büyük bir depo. Dişil Palli, Pallika. Ahır veya ambar. Depo, samanlık.  (Sanskritdictionary., 2021)

Pallu: Peçe (Grover, 2017)

5. Tanrı, Tanrıça, Kraliçe, Din Adamı, Kutsama Anlamları
Priapus (Pliapus): Doğurganlık tanrısı. Dionysius (Bacchus) ve Aphrodite’in oğlu. Büyük bir fallus simgesiyle temsil edilir. (Yancey, 1999)

Priapus (Pliapus): Depremle tahrip olmadan önce Pompeii şehrinde Phallus-Tanrı hüküm sürüyordu. (DiGioia, 2017)

Phalli:  Tanrıların peygamberi olarak bilinen Hermes aynı zamanda üçkağıtçı ve düzenbazdır. Robert Graves tarafından  Homerik İlahilere dayalı olarak anlatılan hikayesinde hilebaz, hokkabaz, ahlaksız ve aynı zamanda büyük cazibeye sahip biri olarak tanıtılır. Graves, onun antik çağlara ait “doğurganlık” inançlarının simgesi bir tanrı olduğunu,  taş phalli (palli) ile temsil edildiğini söyler. İşaret edildiği gibi herm, insan başlı, erekt pallus biçimli dikili bir taştır ve klasik dönem Yunanis­tan’­ın­da yaygın bir şekilde kullanılır. (Leeming, 1992)

Pylia. Atina kralı Pandion’un karısı, kraliçe. […] Aegeus, Pandion II ve  Pylia’nın en büyük çocuğu… (Barthell, 1971)

Pylia, Pylus:  Kral Pylus'un kızı Pylia ile evlendi ve daha sonra kayınpederinin krallığının hükümdarı olduğu Megara'ya gitti. Pylia tarafından Pandion, dört oğlunun babasıydı. Otionia, Erechtheus'un kızıydı. (Boswell & Boswell, 1980) [
Milattan önce 700’lerden 400lere kadar uzanan bir zaman diliminde Pylia, Pylos gibi isimleri kral ve kraliçelerin adları olarak görüyoruz. Eski Yunan kral ve kraliçelerinin bu adları kendilerine uygun görmelerinin nedeni tanrısallıkla ilgili olması. Ve bu törenin, bu alışkanlığın kökeninde Fenike, Mısır ve Mezopotamya uygarlıklarının etkisi olmakla birlikte asıl faktör Hint coğrafyası.]

“Ancak, MÖ yaklaşık 1500’lerde Helen’lerin Pelasgic topluluklar üzerinde hakimiyet kurmalarıyla birlikte teolojik ve psikopatolojik alanda büyük değişiklikler oldu. Helenler, antik “Büyük Ana” kültünü ortadan kaldırarak küçük tanrıların ve insanların yaratıcısı bir erkek tanrı olan Dias'a [
y. Deyuz?] tapmaya başladılar. (Tzeferakos & Douzenis, 2014) [Pylus bir “erkek” tanrıydı.]

Pelac. Köy papazı, Köyün din adamı.  (DLUK, 1974)

Pelac. Dini başkanları Pelac ve Pucari’dir ve bu mevkiler irsi olarak babadan oğula geçer. (Prasad, 1996)

Phallus.  Kutsama. Bacchus’a kurban kesmede kullanılır. Grekler Melampus aracılığıyla öğrendiler. (Herodotus, 1830)

Phallus: “Pallus’a “tanrı” diyelim. Bu çok eski bir gelenektir. Tanrı’yı göremiyorsunuz. Daha doğru bir şekilde ifade etmek gerekirse Tanrı’nın imgesine sahip değilsiniz. Tanrı (Pallus) görünmezdir. Bu yüzden Pallus ile olan ilişkisi resmileştirilemez. Bu bir “dışlama ilişkisidir”. [
y. Pallus’la birlikte düşün, ama kesinlikle Pallus değil…] Fakat aynı zamanda her şey Pallus’la ilgilidir. Her şey Tanrı’ya ilgilidir. Diyelim ki bir çocuk var, İsa, Tanrı’nın oğlu, bir aracı… Bir vasıta… Şimdi çocuk İsa’yı penil ile yer değiştirin, Pallus’un en uygun temsili olur. Çünkü ‘insan’ Pallus’un temsilidir.” (Kaplan, 2013)

Phallus: Bir Hindu tanrısı olan Shiva, kavranamayacak kadar büyük bir Fallus’a/Pallus’a  sahiptir. (DiGioia, 2017)

Phallus: Cermenler ve İskandinavlar arasında, Romalıların Priapus'una (Pliapus) karşılık gelen Fricco, [
Fruko] adlı tanrı fallus biçimindeydi ve çok seviliyordu. Benzer sembole sahip başka bir tanrı Hortanes [Ertan?] adını taşıyordu ve İspanyolların ilahıydı. (Westropp, 2017)

Go-Pala: Gopalavarman tarafından tasarlanan bir Krişna idolünün adı.

Palla-Va. Balar (Bala = güç) Râmâ’yı memnun ve hoşnut eden güç. (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899) [
Parlayan biri]

6. Cinsellikle İlgili
Phallus: Pallus’un doğaüstü koruyucu gücü Grek ve Roma kültüründe yaygın bir şekilde kabul edilmişti. Hatta bu anlayış Roma kültüründe daha güçlü di. Grekler,  çoğunlukla bir baş ve erekt genital ile donanmış taş sütun halindeki Hermes’e tapıyorlardı. Bu Hermes’ler, [Ermiş figürleri] evlerin önüne, yol kavşaklarına tanrının “koruma altında tuttuğu sınırları” göstermek üzere yerleştiriliyordu. Pompei ve diğer Roma şehirlerinde Pallus bağımsız bir Güç nesnesi olarak işlev görüyordu. Kapıların üzerine, dükkanların duvarlarına Pallus figürleri hakkediliyor, yollardaki kaldırım taşlarına şekli çiziliyor, pencere kenarlarına asılıyordu. Romalılar boyunlarına altından veya mercan­dan yapılmış küçük Pallus nazarlıkları, muskaları takıyorlardı. (Hubbard, 2013)

Palla-Va. Cinsel aşk. (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

7. İnsan İsimleri, İnsana özgü Sıfatlar, Gelin
Ce-Phalon, Kephalon: İonya’lı bir Yunan…. Truva Tarihi’ni yazdı. (Lemprière, 1822)

Ce-Phalus: Tesalya kralı Deioneus’un oğlu. (Lemprière, 1822) [
Kafalı veya Kapılı]

“Pulukāma - [sıfat] çok arzuluyor, açgözlü.” (Wisdomlimb, 2021)

Phalias.  Hercules ve Heliconis’in oğlu. Theftius’un kızı. Apollod.  (Lemprière, 1822)

Phalysius, Palisiyu: Naupestum’un bir vatandaşı.  (Lemprière, 1822)

“Sanskritçe sözlükte: Pulusha, Plusa, Paulusi: Bir adamın ismi, özel isim.  (Wisdomlimb, 2021)

Half-Pulli: Çocuksuz dul kadın. (Population , 1976)

Pillai. Çocuk (Pope, 1861)

8. Kabile Adı
Pelasgians. “Herodot ve diğer birkaç eski yazar onlara Pelasgians adını verdi. Asıl soru şudur: Pelasgalılar "eski insanlar" ile eşanlamlı olmaktan daha fazlası mıydı? Antik yazarların tanımına uyan Yunanistan'da yaşayan eski bir kabile veya millet var mıydı?” (Livius, 2021) [Batılı yazarlar Pelasgians kelimesinin kaynağını tespit edemediklerini 16 farklı manası olduğunu fakat bunlardan hiç birisinin kaynak coğrafya hakkında fazla bir bilgi vermediğini belirtiyorlar. Kanaatim, “barbar” olarak gördükleri Hint coğrafyasıyla ilişkili olmak istememeleri yüzünden böyle davranıyorlar. Tek başına “Pala” sözcüğü her şeyi açıklıyor ama ikna olmak için daha somut kanıtlar olması gerektiğini düşünüyorlar. Hint coğrafyasında Palac’ci isimli kabilelerin bulunması dahi yeterli değil.]

Pallu, Phallu. Seçkin, mümtaz. Reuben’in oğlu. Palluites kabilesinde aile başkanı.” (McClintock & Strong, 1894) [Reuben, Yakup peygamberin Leah’ten olma en büyük oğlu]

9. Dağ Adı
Phal-Acra (Palakra, Palasra): Mysia, İda’da bir burun (promontory) şeklinde yükselen  dağ adı. Tam olarak nerede bulunduğu bilinmiyor. (Smith, A Dictionary of Greek and Roman Geography, 2. cilt, 1873) [Phal sözcüğü ile Phor ve Prom sözcükleri arasındaki ilişki…. Phal sözcüğü uzun zaman içinde Burnu kelimesine dönüşmüş. Büyük bir su kütlesine uzanan yüksek kara noktası, bir burun veya yüksek yerlerin, yüksek zirvelerin hepsi “Burun”…. Tüm “Burunlar”  Tanrı’yı hatırlatan işaretler. Pur, Bur, Bul, Bal, Bel, Bil, Buğra….. Çok sayıda yerleşim yerinin, kasaba adının ‘Burun’ sözcüğüyle birlikte anılması ilginç.]

10. Kral ve Kraliçe Adı
Om-Phala (Am-Pala): Lidya (Lydia) kraliçesi. (Hart, 1853) [Gençliğimizde Trakya’da “salak” anlamında kullanılan argo sözcük]

“Pulumāvi I (0-36 CE), eski Hindistan'ın Sātavāhana hanedanında bir kral.” (Wisdomlimb, 2021)
Kral veya prensler: Durdama, Kumara Pala, Lakhsmana Pala, Chandra Pala, Nayana Pala, Sandha Pala… (Balfour, 1862) 

11. Festival Adı
Phalli-ca: Mısırlıların Osiris adına düzenledikleri festival. (Lemprière, 1822)

12. Meyve Adı
Phala-: Meyve. Paran, Param. (Tamil dilinde) (Vaidyanathan, 1971)

13. Kazanç, Kâr
Pala-n: Phala sözcüğünden türetilmiş, ‘kazanç’, ‘kâr’ anlamında. Daha yaygın bir şekilde ‘pala-m’ ifadesiyle kullanılır. (Caldwell, 1856)

14. Devlet, Halk Adı
“Gaur, Pala Hanedanlığı” (Balfour, 1862)

Pala Hükümdarlığı MS 8. İla 12. Yüzyıllar arası.

Palu: Endonezya halkı” (Library of Congress Subject Headings - 3. cilt - Sayfa 2533, 1992)

15. Şarkı ve Dansla İlgili
Palla-Va. Dansta ellerin pozisyonu. (Monier-Williams, Leumann, & Cappeller, 1899)

Pallu: (Tamil) Tamilnadu’nun eski dramatik formu. Eski zamanlara ait ‘Ulattippattu’ tarzından geliştirilmiş köylü kadınlarının söylediği şarkılar. Hikayeye göre bir köylünün iki karısı varmış. Kendi aralarında kavga ederken içlerinden birisi kocasının tarafını tutar diğeri öyle yapmazmış. Kavga kızışınca, araya yerel yönetici girer aralarını bulurmuş. Pallu  bu tür hikayelere dayanan dramatik şarkı. (Mukherjee, 1998)

16. Sürüngen adı
Pluvaka: “Mahayana’ya (Buddhism’in başlıca dallarından biri olan) göre,  Pluvaka: Cesedin veya bedenin solucanlarla istila edilmiş  olması. Dokuz kötü sonuçtan sekizincisi… Bu dokuz sonuç nihayetinde bedeni Nirvāṇa'nın ebedi mutluluğuna  götürür.” (Wisdomlib, 2021)

Palla-llah: Küçük ev kertenkelesi. (Sanskritdictionary., 2021)

“Puḻu [Malayalam dilinde] "solucan" anlamına gelir ve çeşitli hastalıklardan birini temsil eder.” [
Metaforik anlam] (Wisdomlib, 2021)

“Puḻukkati "halka kurdu", “yüzük kurdu” anlamına gelir [Malayalam dilinde]. Veya saçkıran.

Palola worm: Kırkayak”

17. Sıfat Olarak
Pulu, Puli, Pullana, Pulla, Pulle, Pulusu: Asitli, ekşi, ekşimeğe başlamış. Asitlenmiş. Fermente olmuş. (Teluga dilinde) (Krishnamurti, 2009)

Palasgi: Kırmızı renkli, kırmızı boya. (Steingass, 2018)

18. Fiil Olarak
Pulu. Sarılmak, gömülmek. Gömülü olmak. Toprağın içinde kaybolmak. Yere batmak. Deliğe batmak. Kazıldığında yumuşak kil veya çamurun ortaya çıkması. (Teluga dilinde) (Krishnamurti, 2009)

Pallu. Günlük faaliyetlerde yapılacak işeler ve kullanılacak aletler Pallu ve kuravarici  [
Kurfalı, Silivri?] terimiyle tanımlanmıştır. Pallu terimi pirinç ziraatında toprağın sürülmesinden, hasadına ve ürünün paylaşılmasına kadar olan bütün süreci tanımlar. (Muilwijk, 1996) 

19. Edebiyat Türü, Şiir, Drama
“Yazar, zirai mahsulün ve bereketin kat kat artması için Peygamber Muhammed üzerine Pallu şiirini yazmada kendisine yardım eden Allah'ın nimetlerinden bahseder.” (Uvais, 1990)

“Mukkudal Pallu:  17. yüzyılda bestelenmiş tanrı Alankar veya Vişnu'ya övgüler içeren Tamil dilinde bir hikaye şiiri. [….] Daha sonra çeşitli tanrılara birkaç başka Pallu şiiri daha yazılmıştır, ancak bu en popüler olanıdır ve toplulukta söylenir.”  (Dalal, 2010)

“1770; ve Muttukkuttip Pulavar'ından Kannutaiyammai Pallu (1775) ve Jaffna şairi Cinoattampip Pulavar'dan (1716-178o) Pardlaip Pallu. Tüm Pallu’lar  arasında en iyi bilineni, filmin ikinci yarısında bir süre yazılan anonim bir şiirdir.” (Spuler, 1975)

“Pallu, genellikle drama ile ilişkilendirilen edebi bir formdur. […] Bu Pallu'nun editörü, Pallu şiirine aşina olanlara göre iki yüz yıl önce bestelendiğini ve yazarının belli olması gerektiğini söylüyor.” (Uvais, 1990)

“17. ve 18. yüzyıllarda pallu şeklinde halk oyunları adı verilen yeni bir edebiyat türü ortaya çıktı.” (Ayyappappanikkar & Paniker, 1997)

Pallu, insanları ve dinlerini tasvir etmek suretiyle belirli bir topluluğu öven şiir anlamındadır.” (Major , 2003)

Thirumakkap Pallu: Yazarının kim olduğu bilinmeyen dramatik bir şekilde yazılmış bu şiir tarzı Pallu  olarak bilinir. Şiirin çerçevesi Mekke ve Hz. Muhammed’i konu edinir. Allah’ı, Peygamberi ve bir veli olan Muhiddin Antavar’ı över. Ayrıca H. Muhammed ile ilgili bazı tarihi olayları dile getirir. (More, 2004)

Pulli. Nokta (Pope, 1861)

20. Hastalık
Palus, Paludis, Paludal:  Bataklık ve sulak yerlerde ortaya çıkan sıtma (malaria)  hastalığı. (Spofford, 1895)

21. Gelinlik, Evlilik, Aile
Maappillai Alaippu:  Hindistan’da damat gelinin evine davet edildiğinde Maappillai Alaippu adı verilen bir tören düzenlenir ve damat gelinin ailesine para ve hediyeler verir. (Mouton, 1993)

Pulli: (Briddis)  (1) Aile, evlilik, (2) gelin. (3) Yılan. (4) Genç güvercin. [Muhtelif kaynaklardan derleme]

22. Köprü
Pal, Pil, Pul, Puli
Pal: (1) Yükseltilmiş sınır.  --- Pil: (1) Topuk, kapının eşiği ve kapının başlığı, (2) bir sokette dönen, (3) dönen turnike yolunda (4) bir odun parçası, (5) bir ayraca veya düğmeye cevap verme, (6) bir çadırın farklı parçalarını bir araya getirerek birleştirme, (7) oyunda kullanılan bir sopa parçası veya hokey, (8) uğultulu bir üst--- Pul, Puli: (1) Köprü, kemer. (2) Dolgu, (3) Ufaklık para, (4)  Göktaşının, gökten gelen bir taşın açtığı oyuk (celestial vault) Göksel hazne (puli abguni ateş-bâr), (5) Pul bastan veya sakhtan köprü inşa etmek, (6) Pil çikunam, İran’da, Şiraz şehrinin yakınındaki köprünün adı. (7) Puli Hakîm, Şiraz’daki köprünün adı. (8) pul shikastan, başarısız olmak, çökmek, boğulmak, zayıf veya güçsüz olmak, (9) puli sırat, cennete giden yolun üzerinde sonsuz ateşin üzerinde bulunan sırat köprüsü, (10) pul kandan, bir kişinin gücünü kırmak, vermek, kader, (11) puli haft tak, yedi kat sema. (Steingass, 2018)

Sonuç Yerine
Pallu aslında bir “oyun hamuru”. Tarih boyunca insanlar onu istedikleri gibi yoğurup diledikleri anlamı vermişler. Al-Pallu sözünün nereden geldiğini merak edip “belli bir açıklama” grubu üzerinde yoğunlaşanlar “fili hortum veya yelpaze ile” açıklama gafletine düşmekten kurtulamayacaklar. Pallu binlerce sözcüğün bir araya gelmesiyle oluşan “tümleşik bir anlam yumağı”… Pallu’yu betimleyen tekil içerikli  açıklamalar yetersiz kalmaya mahkum. İnsanlar bu tür açıklamalardan tatmin olmayacaklar.

Pallu ve türevi kelimeler kimi zaman dişil, kimi zaman eril görünümlü…. Kimi zaman ise her ikisini de birden bünyesinde taşıyan nitelikte.  Bu olguya Ardaha + Nâri + İşvara  deniyor…

Pallu  mahlukatın tüm gruplarına yansıyıp onlara isim olan
Ardahannâr İşavara… 

Kısaca, her nasıl görüyor ve hissediyorsak işte öyle… Geçmişte olduğu gibi bugün de hepimiz aynı şekilde algılamak zorunda değiliz. Pallu, çok renkli, yüksek huzmeli ışıklar saçmaya devam ediyor. Gözümüzün kamaşıp net göremememiz bundan.

Hüner Şencan


Kaynaklar
Alkaloids of Pergularia pallida. (1976). https://www.sciencedirect.com: https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0031942200889372 adresinden alındı

Ayyappappanikkar, & Paniker, ‎. A. (1997). Medieval Indian Literature: Surveys and selections - Sayfa 531.

Balfour, E. (1862). The Second Supplement, with Index, to the Cyclopaedia of India and of.

Barthell, E. E. (1971). Gods and Goddesses of Ancient Greece.

Boswell, F., & Boswell, J. (1980). What Men Or Gods are These?: A Genealogical Approach to Classical Mythology.

Caldwell, R. (1856). A Comparative Grammar of the Dravidian Or South-Indian Family of Languages.

Cramer, J. A. (1828). A Geographical and Historical Description of Ancient Greece: With a ..., 3. cilt.

Dalal, R. (2010). Hinduism: An Alphabetical Guide - Sayfa 261.

DiGioia, A. (2017). Childbirth and Parenting in Horror Texts.

DLUK. (1974). International Journal of Dravidian Linguistics, 3. cilt. Department of Linguistics, University of Kerala.

Donald, J. (1872). Chambers's English Dictionary: Pronouncing, Explanatory, and Etymological.

Elder, P. t. (2021). Macrophali. http://www.perseus.tufts.edu: http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus:text:1999.04.0064:entry=macrocephali-geo adresinden alındı

Freshwater, D., & Maslin-Prothero, S. E. (1994). Blackwell's Nursing Dictionary.

Grover, S. (2017). Marriage, Love, Caste and Kinship Support: Lived Experiences of the Urba.

Gürsoy, A. T. (2004). Dünden bugüne giyim kültürü ve moda - 1. cilt.

Hansen, M. H., & Nielsen, T. H. (2004). Inventory of Archaic and Classical Poleis - Ancient Ports.

Hart, J. S. (1853). Epitome of Greek and Roman Mythology.

Herodotus. (1830). Herodotus, 1. cilt.

Hodges, L. F. (2005). Kullanılabilir e-Kitap yok.

Hubbard, T. K. (2013). A Companion to Greek and Roman Sexualities.

Indıan . (1975). Indıan arcaheology 1971-71.

Journal . (1960). Journal of Indian Museums - 14-16. ciltler - Sayfa 54.

Kaplan, E. A. (2013). Psychoanalysis and Cinema.

Khare, C. (2008). Indian Medicinal Plants: An Illustrated Dictionary.

Krishnamurti, B. (2009). Telugu Verbal Bases.

Kristensen, F. (2013). The Meaning of Religion: Lectures in the Phenomenology of Religion.

Leeming, D. A. (1992). The World of Myth: An Anthology.

Lemprière, J. (1822). A Classical Dictionary: Containing a Copious Account of All Proper Names.

Library of Congress Subject Headings - 3. cilt - Sayfa 2533. (1992).
Livius. (2021). Pelasgians. https://www.livius.org: https://www.livius.org/articles/people/pelasgians/ adresinden alındı

Major . (2003). Major Genres and Trends in Dravidian Literature: Classical - Sayfa 209.

McClintock, J., & Strong, J. (1894). Cyclopaedia of Biblical, Theological, and Ecclesiastical Literature, 7. cilt.

Monier-Williams, S. M., Leumann, E., & Cappeller, C. (1899). A Sanskrit-English Dictionary: Etymologically and Philologically Arranged.

More, J. B. (2004). Muslim Identity, Print Culture, and the Dravidian Factor in Tamil Nadu.

Mouton. (1993). Contributions to Indian Sociology, 27-28. ciltler.

Muilwijk, M. (1996). The Divine Kur̲a Tribe: Kur̲avañci and Other Prabandhams.

Mukherjee, S. (1998). A Dictionary of Indian Literature: Beginnings-1850.

Norris, H. (2017). Church Vestments: Their Origin and Development.

NYS. (1892). Report - 45. cilt. New York State.

Pope, G. U. (1861). First Tamil Book Or Primer: Containing Introductory Lessons, Exercises ...

Population . (1976). Population Review, 20. cilt.

Power, H., Society, N. S., & Sedgwick, L. W. (1881). The New Sydenham Societys̓ Lexicon of Medicine and the Allied Sciences.

Prasad, .. R. (1996). Encyclopaedic Profile of Indian Tribes, 1. cilt.

Routledgehandbooks. (2021). Cassiope D. Don Ericaceae. https://www.routledgehandbooks.com: https://www.routledgehandbooks.com/doi/10.1201/b16504-4 adresinden alındı

Sadasivan, S. N. (2000). A Social History of India.

Sanskritdictionary. (2021). Palla. http://sanskritdictionary.com: http://sanskritdictionary.com/?q=palla adresinden alındı

Smith, W. (1873). A Dictionary of Greek and Roman Geography, 2. cilt.

Spofford, A. R. (1895). A Handy Book of Reference on All Subjects and for All Readers with about Two.

Spuler, B. (1975). Handbook of Oriental Studies - 2. bölüm - Sayfa 258.

Steingass, F. (2018). Persian-English Dictionary: Including Arabic Words and Phrases in Persian.

Swedenborg, m. (1870). The Heavenly Arcana: Contained in the Holy Scriptures Or Word of the Lord .

Tzeferakos, G., & Douzenis, A. (2014). Sacred psychiatry in ancient Greece. https://annals-general-psychiatry.biomedcentral.com: https://annals-general-psychiatry.biomedcentral.com/articles/10.1186/1744-859X-13-11 adresinden alındı

Uvais, M. (1990). Muslim Contribution to Tamil Literature.

Vaidyanathan, S. (1971). Indo-Aryan Loanwords in Old Tamil.

W. R. Chambers. (1870). Chamber's Encyclopaedia: A Dictionary of Universal Knowledge for ..., 2. cilt.

Westropp, H. M. (2017). Phallic Worship.

Wikipedia. (2021). Mycenaean Greece. https://en.wikipedia.org: https://en.wikipedia.org/wiki/Mycenaean_Greece adresinden alındı

Wikipedia. (2021). Pylos. https://en.wikipedia.org: https://en.wikipedia.org/wiki/Pylos adresinden alındı

Wisdomlib. (2021). Palla. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/palla adresinden alındı

Wisdomlib. (2021). Pulu. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/pulu adresinden alındı

Wisdomlib. (2021). Puluvaka. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/puluvaka adresinden alındı

Wisdomlimb. (2021). Plukama. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/pulukama adresinden alındı

Wisdomlimb. (2021). Pulumavi. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/pulumavi adresinden alındı

Wisdomlimb. (2021). Pulusha. https://www.wisdomlib.org: https://www.wisdomlib.org/definition/pulusha adresinden alındı

Yancey, P. H. (1999). Introduction to Biological Latin and Greek Combined with Origins from Mythology of Biological Names and Terms.




.


.
pileus-1
pileus-2
pileus-3
pileus-4
pileus-5
pileus-6
pileus-7
pileus-8
pileus-9
pileus-10
pileus-11
pileus-12
pileus-13
pileus-14
pileus-15
pileus-16
pileus-17
pileus-18
pileus-19
pileus-20
pileus-21
pileus-22
pileus-23
pileus-24
pileus-25
pileus-26
pileus-27
pileus-28
pileus-29
pileus-30
pileus-31
pileus-32
pileus-33
Pal, Palli, Pullu Pileus, Pilos, Pylos Pancarr Pancarcılara-Şeker Pancar Cümbüşü Pancar Ekicileri Pancar Gereçleri Pancar Hastalığı Pancar Kazancı Pancar Kooperatifi Pancarın Nakliyesi Pancar Siloları Pancar Tohumu Pancar Üretimi Pancarköy Pancarköy Ağaçları Pancarköy Deresi Pancarköy Şehitliği Papakiridi - Pakraduni Para Parklar Pasakül Pavyonlar Pazaryeri Pehlivanköy Pehlivanlar Perge Pierre Birgé Polis Karakolu Polis Lojmanları PTT
A B C D E F G H ...I... K L M N O P R S Ş T U Y Z